Dinde temizlik
İslam Dini, temizliğe önem verir ve bize, hep güzellikleri gösterir. Temizlik, kişinin maddi ve manevi kirlerden arınması, iç ve dış dünyasının temiz olması demektir. Dinimizde temizlik, bir kısım ibadetlerin şartı olduğu gibi, sağlıklı yaşamanın da bir gereğidir. Allah sevgisini kazanmaya vesiledir. Kur’an-ı Kerim’de, konumuzla ilgili olarak, “Şüphesiz Allah, Tövbe edenleri ve temizlenenleri sever”1; Hadis-i Şerifte de, “Temizlik imanın yarısıdır”2 buyurularak, İslam dininin temizliğe verdiği önem belirtilmiştir.
Dinimizin istediği temizliği, maddî ve mânevî açıdan ele almak gerekir. Maddî temizlik; insanın vücudu, elbisesi, yemesi, içmesi, çevresi ve istifade ettiği her şeyi, temiz tutmak demektir. Kılık-kıyafet ve gıda temizliği için; Kur’an-ı Kerim’de, “Elbiseni de (dâimâ) temiz tut”3, “Ey insanlar! Yeryüzündeki temiz ve helâl şeylerden yiyin”4 buyurulmuştur. Bu ayetlerde, elbise temizliğine, sağlıklı ve helâl gıdalarla beslenmenin gerektiğine dikkat çekilmiştir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ise: “Elbiselerinizi yıkayınız, tıraş olunuz, dişlerinizi temiz tutunuz, güzel ve temiz olunuz”5 buyurarak, kibir vesilesi olmamak kaydı ile temiz ve düzgün giyinmemizi istemiştir.
Görüldüğü üzere İslam Dini, vücut temizliğine ve bakımına gereken önemi vermekte, kir içinde yaşamaktan men etmektedir. Yıkanıp temizlenmeyi, fıtrat gereği vücutta oluşan ve giderilmesi gereken her türlü temizliğin yapılmasını da istemektedir. Sevgili Peygamberimiz bir Hadis-i Şerifinde “Vücutlarınızı temiz tutunuz” buyurmuş ve “Allah, sizi temiz kullarından eylesin”6 diye de dua etmiştir.
Manevî temizlik ise; dinimizin yasakladığı bütün kötülüklerden ve kötülüğe götüren bütün sebeplerden uzak durmak, bizi iyiliğe ve olgunluğa ulaştırmaya engel olacak fena duyguları, kalbimizden silmek, ibadetleri yerine getirmek, riyadan ve gösterişten sakınmak, haramlardan ve yasaklardan kaçınmak demektir.
Böyle bir temizlik, ancak İslâm dininin emretmiş olduğu maddî ve mânevî temizliğe dikkat etmekle mümkün olur. İslâm dini, güzellik, iyilik, kolaylık ve temizlik dinidir. Öyle ise, fert ve toplum olarak hayatımız boyunca temizliğe son derece önem vermeliyiz. İbadet anında olduğu gibi, toplum içinde de herkesin hoş göreceği bir temizliğe sahip olmalıyız. Unutmamalıyız ki, temizliğe riayet eden Müslümanlar, Allah katında makbul, insanlar nazarında mûteber kimseler olurlar.
Günah ve inancsizlik gibi manevi kirlerden ruhun uzak tutulmasi manevi temizliktir...
ruhun bu tür kirlerden arindirilmasi, Allah`a kulluk etmekle yani ibadetle mümkün olur.
ibadet, insan icin kacinilmaz bir ihtiyac ve Yaradan`ina karsi saygiyi, sükrü ve ona siginmayi ifade eden vazgecilmez bir sorumluluktur..
akilli kimsenin ibadet sorumlulugu ergenlige ulasmasindan itibaren hayati boyunca devam eder...
ibadetin birinci basamagi, islam dini tarafindan ortaya konan iman esaslarina inanmak ve bu inanca aykiri düsen batil inanislardan uzaklasmaktir.
Kur`an`a ve Hz. Peygamber (sav)`in sünnet`ine inanmak,
bu sorumlulugun özünü olusturur.
ibadetin ikinci basamagi ise, imanin geregi olarak Allah`in emir ve yasaklarina uymaktir.
namaz, zekat, oruc ve hac gibi özel sekliyle emredilen ibadetlerin yerine getirilmesinin ve sahislar arasinda meydana gelen iliskilerde hakkaniyet ölcülerine riayet edilmesinin yani sira, haset, kibir, gösteris , hirs ve kin gibi kötü duygulardan kalbin arindirilarak tevazu, kanaat ve sevgi gibi iyi duygularla bezenmesi de manevi temizligin geregidir.
buna göre ibadet, inanci korur ve güclendirir, ruhu güzellestirir, sahibini kötü duygu ve düsüncelerle olumsuz davranislardan uzak tutar.
Yüce bir varliga dayanma psikolojisi ile insana manevi güc, huzur ve kendine güven kazandirir.
Kur' an`a göre insanin degerini korumasi, ancak Allah`a ibadet etmekle mümkündür . (Furkan,25/77; Tin;95/4,5)
bu bakimdan ibadet, hem insanlarin hem de cinlerin yaratilis gayesi olarak bildirtilmistir ...(Zariyat,51/56)